Günümüzde insanların önemli bir kısmı baş ağrısından şikayet etmektedir. Baş ağrısının, insanların hayatını çekilmez hale getiren en az 300 farklı sebebi olduğu belirtilmektedir. Bu sebepler arasında en çok öne çıkanlar ise migren, sinüzit, grip, diş enfeksiyonları, tansiyon ve şekerle ilgili sorunlardır. Psikolojik faktörler de baş ağrısının önemli nedenlerindendir ve stres, bu konuda en yaygın tetikleyici olarak öne çıkar. Bu makalede, baş ağrısının çeşitli nedenlerini ve bunların etkilerini ele alacağız.

Migren, genellikle başın alın kısmından başlayarak enseye kadar uzanan çok şiddetli bir baş ağrısıdır. Migren atakları, yukarıda bahsedilen sebeplerin bir sonucu olarak ortaya çıkabileceği gibi, bu faktörler migreni tetikleyici rol de oynayabilir.

Migren hastalarında depresyon oranı, diğer insanlara göre iki kat fazladır. Panik atak, bipolar bozukluk, kaygı bozuklukları ve diğer duygusal hassasiyetler migren hastalarında daha fazla görülmektedir. Migren rahatsızlığının, psikolojik rahatsızlıklarla beyinde bazı ortak bozukluklar oluşturduğu düşünülmektedir.

Migrenin ilaçlarla tedavisi genellikle ağrı kesicilerin ötesine geçememektedir. Ağrı sırasında karanlık bir odada dinlenmek geçici bir rahatlama sağlayabilir. 1990'lı yıllarda bilim insanları, tesadüfen botoks yaptıran kadınların migren şikayetlerinin azaldığını keşfetmişlerdir. Alın bölgesindeki sinirlerin gevşetilmesi migren üzerinde olumlu etkiler yaratabilir. Migren cerrahisi, botoks uygulamasına benzer şekilde etki gösterir. Migren ameliyatlarının en büyük avantajı, küçük kesiklerle yapılabilmesidir ve hastanın hızla iyileşmesidir.

Gerilim baş ağrısı, hemen herkesin karşılaşabileceği bir baş ağrısı türüdür ve insanların en çok yaşadığı baş ağrısı türüdür. Büyük üzüntü, kaygı, yorgunluk, uykusuzluk ve stres gibi sebeplerden meydana gelebilir. Migren ağrısına göre daha az şiddetlidir, fakat daha uzun sürebilir. Biraz dinlenmek ve düşük dozda bir ağrı kesici ile geçebilir. Ağrı kesicinin etkisi geçtikten sonra genellikle yeniden başlamaz.

Bir takım baş ağrıları, psikiyatrik bozuklukların sebebi olarak ortaya çıkabilir. Bilinçaltındaki çatışmalar, stresli duygular baş ağrısı olarak kendini gösterebilir. Psikiyatrik rahatsızlıkları olan bir hastanın depresyonu arttıkça baş ağrısı, yani migreni artabilir ya da tam tersi baş ağrısı şiddetlendikçe depresyonu artabilir. Depresyon ve şiddetli baş ağrısı birbirini tetikleyen unsurlardır. Bu yüzden psikiyatrik rahatsızlıkları olan hastaların baş ağrısı şikayeti oldukça yaygındır.

Aniden başınıza şimşek gibi saplanan ve bir türlü geçmeyen baş ağrısı, beyin kanamasının önemli bir belirtisidir. Baş ağrısı şikayeti ile birlikte mide bulantısı, denge kaybı, duyuların zayıflaması, ense sertliği, bilinç kaybı, vücudun bir tarafında his kaybı, anlama veya ifade kaybı gibi belirtiler de olabilir. Bu belirtiler, tablonun aniden gelişmesine ve yüksek basınçlı kanın beyin, omurilik ve sinirlere yayılmasına bağlı olarak ortaya çıkar. Böyle bir durumda, derhal kapsamlı bir hastaneye başvurulmalıdır. Ağrı kesicilerle zaman kaybetmemek önemlidir. Zamanında müdahale, hem hayat kurtarır hem de kalıcı sakatlıkları önler.

Diş, baş bölgesinde bir yapı olduğu için diş etindeki veya dişin altındaki kemiklerde kist, iltihap gibi durumlar baş ağrısına neden olabilir ve migren atağını tetikleyebilir. Bazı durumlarda diş üzerinde gözle görülür deformasyon olmasa ve diş ağrımıyor olsa bile, baş ağrısı sebebi olabilir. Bu durum, sadece bir diş hekimi kontrolü sırasında anlaşılabilir.